Varna

Gündüz Sinaia gezimizi yapıp, akşamüzeri Bükreş'e döndük. Biraz gezdikten sonra akşam yemeğimizi yedik ve otobüs garına gittik. Otobüs biletini Flixbus'dan kişi başı 10€'ya aldık. Flixbus'ın garı Pacii Metrosunun orada, zaten bilette detaylı olarak gösteriyorlar. Bizimle birlikte bekleyen birkaç kişi vardı. Yol süresi olarak 5-6 saat gösteriyordu ancak pasaport kontrolü uzun sürerse sabaha karşı orada oluruz diye düşündük. Gerçi Avrupa Birliği'ne bağlı iki ülke arasında geçiş çok kolay olduğu için gecenin bir körü Varna'ya varma ihtimalimiz de aklımızdaydı tabii. Otel ayarlamamıştık, artık kısmet dedik ve akışına bıraktık:) Otobüste yapılan hızlı bir pasaport kontrolü sonucunda sabah 03.00'da Varna'da indik. Etraf inanılmaz ıssızdı ve Varna otobüs garı şehrin biraz dışındaydı. Oturup bekleyebileceğimiz hiç bir yer yoktu. Biz de otel bakalım dedik. Yürüyerek merkeze yaklaşık 20-25 dakikada vardık. Bir otel kapalıydı, diğerinde de yer yoktu. Sonra bir otel gördük, şansımıza açıktı ve resepsiyonda biri vardı. Yer olduğunu öğrendiğimizde çok mutlu olduk. Fiyatı da uygundu. O saatte isteseydi çok daha yüksek bir fiyat çekebilirdi ancak yapmadı. Kendisine müteşekkiriz:)

Sabah 8'de kalktık. Hedefimiz öğleden sonra Sunny Beach'e gitmekti yani Nessebar'a. Varna'yı anlatmadan önce şunu söylememiz gerekir ki Varna, Burgas ve Nessebar yazlık yerler. Yani bizim gittiğimiz Ekim sonunda etraf bayağı sakindi. Varna ve Burgas gündüz nispeten hareketliydi. Ancak Nessebar ve Sunny Beach terk edilmiş yerler gibiydi. Burgas'ı da akşam gördük ve orası da son derece sessiz ve sakindi.

Bizim gözümüzden Varna;

1- Dormition of the Mother of God Katedrali: Şehrin önemli katedrali. Biz de gezimize buradan başladık. Güzel ve nispeten büyük bir katedral.
Katedral Varna'daki en büyük kilise ve Bulgaristan'daki en büyük 3. katedral. Resmi olarak 30 Ağustos 1886'da açıldı. Varna ve Preslav piskoposluğunun konutu ve Varna'nın sembollerinden biri (Wikipedia).

2- Varna Arkeoloji Müzesi: Okuduğumuz yazılarda bu müzenin görülmesi gerektiği ve genel olarak çok beğenildiği yazıyordu. Biz de bir hevesle gittik ve bingooo. Müze o gün kapalıydı. Gene bir kapalı müze vakası bulmuştu bizi. Üzüldük mü üzüldük tabii ama yapacak bir şey yok deyip yolumuza devam ettik. Okuduğumuz kadarıyla tarihi kazılarda önemli bir mezar bulmuşlar, içeride en çok o meşhurmuş ve girişi 10 leva, Pazar ve Pazartesi kapalı.

3- Sea Garden: Buraya şehrin kalbi diyebiliriz. Gerçekten çok güzel yapılmış bir alan. Oldukça da büyük. İçerisinde müzeler, plaj, eğlence parkları ve yemyeşil bir park mevcut. Tümünü gezmek ne yazık ki mümkün olmadı ama konsepti anlamış olduk.

Parkın içinde yer alanlar (https://www.gpsmycity.com/tours/varna-sea-garden-walking-tour-3771.html);

- Varna Beach

- Ulusal Denizcilik Müzesi: Burası da kapalıydı ama bahçesinde görülecek bayağı bir deniz aracı mevcut. Okuduğumuz yazılarda bizim için önemli bir torpido botunun bu müzede sergilendiğinden bahsediliyordu. Biz de bulduk tabii:) Girişi 5 Leva.
Balkan Savaşları sırasında Osmanlı'nın Hamidiye gemisini batıran Drazki Torpido Botu da bulunuyor. Bu botun özelliği günümüze kadar korunabilmiş tek tarihi torpido botu olmasıdır (http://kuzeyavrupaturu.net/varnada-gormeniz-gereken-yerler/)

- Akvaryum ve Karadeniz Müzesi: Girişi 4 Leva.

- Planetarium ve Astronomik Gözlemevi: Girişi 4 Leva.

- Doğa Tarihi ve Bilim Müzesi: Girişi 3 Leva.
- Terrarium: Girişi 1,2 Leva.
- Hayvanat Bahçesi: Girişi 1,5 Leva.
- Dolphinarium: Şovun biletleri 20 - 25 Leva arasında değişiyor.

Bunların yanında Primorski Parkı da Sea Garden'ın içinde yer alıyor.

Tabi çocuklar için bir lunapark, büyükler için yazlık konser alanı bulunuyor. Bunun dışında sahildeki binalarda restaurantlar ve gece kulüpleri var, büyük bir olimpik havuz da gördük, biz girmedik ama.

4- Preslav Caddesi: Yayaların kullandığı, şehrin ana caddesi, merkezde.

5- Saint Nicholas Kilisesi: Küçük ama güzel bir kiliseydi.

6- St. Archangel Michael Kilisesi: Çok küçük bir kilise. Hızlıca gezip çıktık.

7- Büyük Roma Hamamları: Tatil günü olması nedeniyle burası da kapalıydı. Ancak üstü açık olduğu için yukarıdan bakabildik. Yerin altına iniliyor diye gördük ama ne yazık ki biz yalnızca yukarıdan bakmayla idare ettik. Girişi 5 Leva.

2. yüzyılın sonunda termal hamamlar 7000 m2'lik bir alana inşa edildi. Balkan yarımadasında en büyükleri bu hamamlar. Şehirdeki ortak hayatın merkezi haline gelmiş. Roma termal hamamları şu ana kadar Bulgaristan'da keşfedilmiş en büyük antik yapı (https://visit.varna.bg/en/roman_baths.html).

8- Küçük Roma Hamamları: Büyük olanın biraz güneyinde ve Tarih Müzesi'nin yakınında. Girişi 2 Leva, dışarından da her şey görülebiliyor:)

9- Tarih Müzesi: Kapalı olduğu için giremediğimiz bir diğer müze:( Girişi 4 Leva.

10- St. Paraskeva Ortodoks Kilisesi: Burası da çok küçük bir kilise. Hızlıca girip çıktık. Varna'da kiliselerin geneli çok küçüktü.

11- St. Athanasius Orthodoks Kilisesi: Nispeten biraz daha büyük bir kiliseydi. Büyük Roma Hamamı'nın hemen yanında bulunuyor.

12- Assumption of Holy Virgin Kilisesi: Roma Hamamları'na yakın diğer bir tarihi kilise. Oldukça şirin ve ufak bir kiliseydi.

13- National Revival Müzesi: Küçük bir müze. Savaş ile ilgili bilgiler mevcut. Girmeseniz de olur. Açık olan ender müzelerden olduğu için biz girdik, girişi 4 Leva.

14- Etnografya Müzesi: Revival müzesinin hemen yanında, girişi 4 Leva. Biz girmedik ama bu bölgedeki tarihi evler ve sokak güzeldi. 

15- Evangelical Methodist Episcopal Kilisesi: Yalnızca uzaktan fotoğrafını çekip yolumuza devam ettik. İçine girmedik. 

16- Boris Georgiev Sanat Galerisi: Kapısının açık olduğunu gördüğümüzde çok sevindik. Ancak içerideki görevli kapalı olduğunu söyleyince gene bir hayal kırıklığı ile yolumuza devam ettik. Anladığımız kadarıyla şehrin en büyük sanat müzesi burasıydı ama koleksiyonu ne kadar başarılıdır bilmiyoruz, girişi 2 Leva.

17- Tren Garı: Burası da görülmesi gereken yerlerden biri olarak geçiyordu. Güzel bir bina.

18- Opera Binası: Şehir merkezinde yer alan güzel bir bina. Dikkatinizi çekecektir. Önündeki meydan ise şehrin merkez noktası gibi. Buradan yaya yolu ile sahile kadar inebiliyorsunuz.

19- Saat Kulesi: Şehir parkında bulunan güzel bir kule.

20- Festival ve Kongre Merkezi: Yanından geçerken farkettiğimiz bina. Pek de estetik bir görünüşü olduğunu söyleyemeyiz.

Elimizdeki harita ile merkezdeki yürüyüş rotasından devam ederek merkez atraksiyonlarının bir çoğunu gördük. Müzeler de kapalı olduğu için gara gidip Sunny Beach minibüsümüze binip yolumuza devam etik. Şehrin içinde görmediğimiz birkaç atraksiyon bulunuyordu ama gördüklerimiz bize kafi dedik.
Bunun dışında şehrin dışında atraksiyonlar da gösteriyordu haritada. Bunların başında; şehrin kuzeyinde bulunan Mağara Manastırı olarak da bilinen Aladzha Manastırı geliyor. Diğeri, gene kuzeyde bulunan kraliyet yaz sarayı Euxinograd.
Ayrıca şehir merkezine yakın Varna Gölü, koca bir betonarme yapı olan Bulgar-Rus Dostluk Anıtı, Retro Müzesi, Retro Müzesi'nin devamında bulunan açık müze Vladislav Varnenchik ve Tarih Müzesi'ndeki mezarlığın çıkarıldığı Varna Necropolis zamana bağlı görülebilir ama hepsi biraz şehir dışındalar.

Biz çok etkilenmedik bu şehirden, o nedenle zaman ayırmadık, kısıtlı zamanda merkezdeki atraksiyonlara yoğunlaştık. Bu arada Varna'dan Burgas'a giden minibüsler bulunuyor, kişi başı 12 Leva, biz Sunny Beach mevkisinde indik ama yaz değilse buraya uğramaya hiç gerek yokmuş, onu da görmüş olduk.