2 Kasım 2019 Cumartesi

Burgas

Burgas'a Nessabar'dan öğlen 12 civarlarında bindiğimiz otobüs ile gittik. Nessebar tarihi merkezinin girişinde otobüs durağı bulunuyor, oraya 30 dakikada bir gelen 11 No'lu belediye otobüsü ile 6 Leva'ya Burgas'a gidebiliyorsunuz. Mesafe çok yakın, yaklaşık 20-25 dakika sonra Burgas'daydık. 23.00'da da İstanbul'a dönüş otobüsümüz vardı. Burgas da aynı Varna ve Nessebar gibi yazlık bir şehir. O nedenle sakin ve tenha bir yer olduğunu söyleyebiliriz.

Bizim gözümüzden Burgas;

1- Saints Cyril and Methodius Ortodoks Kilisesi: Şehrin ana kilisesi diyebiliriz. Pas geçmedik tabii. Sade bir kiliseydi.
Şehirdeki en büyük Ortodoks Kilisesi'dir. İtalyan mimar Ricardo Toskani'nin planlarına göre 1894-1907 döneminde inşa edilmiştir. Kilise üç nefli bir bazilikadır. Katedralin büyük salonu beş çift mermer sütunla ayrılmıştır
(http://www.burgasmuseums.bg/index.php?page=encdetail&id=29&lang=en).




2- Saint Bogoroditsa Katolik Kilisesi: Güzel bir kiliseydi. Hızlıca bakıp çıktık. 



3- Sea Garden: Burada da Varna'da olduğu gibi deniz kenarında büyük bir park mevcut. Ancak Burgas'daki Sea Garden'da Varna'da olduğu gibi müzeler yok. Burayı gezmeyi biraz geç bir saate bıraktık o nedenle etraf bomboştu. Biraz yürüdük ama çok boş olunca da tedirgin olup merkeze geri döndük.


Parkta en dikkat çeken yapı klasik betonarme bir Sovyet yapısı olan Pantheon of the Fallen Antifascists adlı anıt. 


Eğer Sea Garden'ın tamamlayıp Atanasovsko Gölü'ne varırsanız, okuduğumuz kadarıyla buradaki sahilde her sene 1 Temmuz ile 30 Eylül arasında Kum Festivali yapılıyormuş. İnternetteki resimlerden gördüğümüz kadarıyla bayağı emek isteyen efsane şeyler yapıyorlar. Eğer bu tarihlerde buradaysanız uğramanızı öneririz.

4- Alexandrovska Caddesi: Şehrin ana caddesi. Yürümeden olmaz tabii. Sakin bir cadde olduğunu söyleyebiliriz. Troyka Meydanı'ndan başlıyor, sahilde tren garının orada bitiyor.



Bu uzun caddeye dik olarak bağlanan Aleko Bogoridi caddesi bulunuyor, burası da yaya yolu.


Alexandrovska Caddesi üzerinde göreceğiniz bir nokta; Pusula. Okuduğumuz kadarıyla şehrin sıfır noktası olarak kabul ediliyormuş.


Cadde üzerinde görülecek diğer nokta Saat. Pek bir özelliği yok açıkçası.


5- Troyka Meydanı: Alexandrovska Caddesi'nin bitiş noktası olan, Sovyet Asker Anıtı'nın da bulunduğu şehrin ana meydanı. Anıt oldukça başarılı.



Meydanda bulunan diğer büyük yapı Mahkeme Salonu.


6- Burgas Belediye Müzeleri: Burgas'ın merkezinde dört tane belediye müzesi bulunuyor, hepsinin girişi 5 Leva ama 10 Leva'ya hepsine giriş için kombine bilet alabiliyorsunuz. Hepsi ufak ve yerel müzeler. Kısa zamanda hepsi gezilebilir.

Arkeoloji Müzesi: Belediye müzelerinin en merkezi ve güzel binasına sahip müze. Küçük ama güzel bir müze. Hızlıca gezip çıktık. Girişi 5 Leva.



Doğa Tarihi Müzesi: Küçük bir müze. Yalnızca fotoğrafını çekip devam ettik. Girişi 5 Leva.


Yerel Tarih Müzesi: Zamanımız olduğu için hızlıca gezip çıktık. Ama zamanınız yoksa pas geçebilirsiniz. Girişi 5 Leva.



Etnografya Müzesi: Bu müzeye tek kişi girmeyi planlamıştık. Görevli sağ olsun ikiniz de girin dedi. Beklediğimizden daha güzel bir müze çıktı açıkçası. Bir de okuldan çocuklar gelmişti, onlarla birlikte gezmek de hoşumuza gitti. Giriş 5 Leva.



7- Ermeni Kilisesi: Sade bir kilise.


8- Tren Garı: Sanırız şehrin en güzel binalarından biriydi.


9- Burgas Sanat Galerisi (Petko Zadgorski): İçine girmedik ama anladığımız kadarı ile şehrin en büyük sanat müzesiymiş, girişi bedavaymış.


10- İskele: Plajda yer alan iskeleyi de görmeye gittik. Yazın çok keyifli olduğuna eminiz.



Şehre çok yakın iki adet büyük göl bulunuyor, birisinin adı Burgas Gölü, öbürünün adı Atanasovsko Gölü. Doğal bir ortam arıyorsanız ikisi de önerilen yerler arasında.
Bunlar dışında şehrin en önemli atraksiyonu olarak gösterilen St. Anastasia Adası'na tekneler ile gidebiliyorsunuz. Tekneler limandaki Magazia 1 adlı iskeleden kalkıyor, gidiş dönüş 9 Leva.
Adada 14. yy'dan kalma bir manastır, 20. yy'dan kalma bir hapishane ve 19. yy'dan kalma bir deniz feneri bulunuyor. Detaylı bilgiyi linkten bulabilirsiniz; https://www.gotoburgas.com/en/places-to-go/view/23

Akşam 23.00'de otobüsümüze bindik ve sabah 07.00 gibi İstanbul'daydık. Kişi başı 80 TL'ye Metro'dan biletimizi aldık. Sofya ve Gürcistan dönüşü gibi milletin koşturmacası yoktu bu sefer:)) Çok şükür ki sakin sakin geldik. Pasaportta da hiç beklemedik diyebiliriz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder