17 Haziran 2019 Pazartesi

Bonn

Köln'den direkt 'Romantik Yol' turumuza geçiş yapabilirdik ancak Bonn Köln'e yakın olduğu için 1 günümüzü de Bonn'a ayıralım dedik. Akşam trenle 8 €'ya Bonn'a geçtik (Köln ile Bonn arasında sık sık tren bulunuyor). Otele eşyalarımızı bırakıp kendimizi sokaklara attık. Vaktiniz olursa siz de 1 veya 1,5 gününüzü buraya ayırabilirsiniz. Biz şehri beğendik.

Bonn, Almanya'nın Kuzey Ren-Vestfalya eyâletinin güneyinde, Ren Nehri'nin her iki yakasına yayılan bir kenttir. Bonn, 2000 yıllık tarihiyle Almanya'nın en eski yerleşim yerleri arasındadır. Köln dükleri, 18. yüzyıl sonuna kadar Bonn'u idari merkez olarak tercih ederken; Ludwig van Beethoven, 1770'te, Bonn'da dünyaya geldi. Kentte bulunan Ren Friedrich Wilhelm Üniversitesi, 19. yüzyıldan itibaren Almanya'nın önde gelen bilimsel merkezleri arasında sayıldı. 1990'da Doğu ile Batı Almanya'nın birleşmesiyle Berlin, Almanya'nın başkenti olurken, Bonn'un da 1990 yılına kadarki "hükûmet merkezi" olarak anılması kararlaştırıldı. Federal Meclis ve hükümet birimlerinin büyük kısmı Berlin'e taşınmış olmasına rağmen 6 federal bakanlığın ana binası Bonn'da bulunmakta, diğer bakanlıkların bazı daire başkanlıkları da kentte faaliyet göstermeye devam etmektedir (Vikipedi).


Bonn'un güzel sokaklarından yürüyerek Marktplatz'a (Pazar Meydanı) geliyoruz. Büyük bir meydan değil. Burada Altes Rathaus'u (Eski Belediye Binası) görüyoruz. Güzel bir bina ama bayağı küçük. Asıl güzel olan meydandan iç kısımlara uzanan ara sokakların manzarasıydı. Çok etkileyiciydi. 




Yolda gördüğümüz bu heykel çok hoşumuza gitti.


Muensterplatz'da (Münster Meydanı) yer alan Beethoven heykelinin yanı sıra onlarca küçük Beethoven heykeli vardı. Bu küçük heykeller özel bir organizasyon için miydi bilemiyoruz ama harika bir görsel oluşturmuştu. 



Bu sefer yolumuza Sterntor Kapısı çıktı. Çok güzel korunmuş tarihi bir kapı. 


Bonn Katedrali'ni restorasyon nedeniyle gezemedik ne yazık ki. Aklımız kalmadı desek yalan olur:(

Bonn'daki ana katolik kilisesi ve şehrin simgelerinden biri. Bonn Kilisesi 1248 yılında Romantizmden Gotik periyota geçiş döneminde tamamlandı, aynı yıl Köln Katedrali için temel taşlar atıldı (https://www.bonn-region.de/sightseeing-and-culture/bonn-minster.html).


Sırada Bonn Üniversitesi vardı. Harika bir yeşil alan manzarasına sahip üniversite binası büyük ve dikkat çekici.


Yolumuzun üstünde Kreuz Kilisesi vardı. Hızlıca gezip çıktık.


Diğer yerimiz Poppelsdorf Sarayı oldu. Burası da restorasyonda olduğu için içini gezemedik. Bahçesinde çok güzel bir botanik bahçesi vardı.

Sarayın temelleri, 1583 yılında yok olan Joseph Clements olarak da söylenen Köln Prensi Elector yönetimindeki kale kalıntıları üzerine 1715 yılında atıldı. Meşhur mimar Balthasar Neumann'dan ders alan Clemens August tarafından da 1753 yılında tamamlandı (https://www.bonn-region.de/sightseeing-and-culture/poppelsdorf-castle.html).



Enteresan ağaçlarıyla birlikte sokakları çok güzeldi.


Bonn'da müzeler bölgesi var. Biz de o bölgeye gittik ancak zamanımız az olduğu için yalnızca Doğa Tarih Müzesi olan Koenig Müzesi'ni ziyaret ettik. Hem biz hem de kızımız çok keyifli zaman geçirdik.


Sırada en önemli yer vardı; Beethoven'ın evi. Ancak burası da restorasyonda olduğu için kapalıydı. tabii büyük bir hayal kırıklığı yaşadık. Görevli bizi eserlerin bir kısmını görebileceğimiz bir konser salonuna yönlendirdi. Elimizde bir tek burası olduğu için gidip gezdik. Ancak Bonn, katedral ve Beethoven'ın evi konusunda bizi hayal kırıklığına uğrattı ama kısmet diyelim...




Bunların dışında şehrin güneyinde bulunan saraylar Schloss Drachenburg ve Palais Schaumburg, Doğa Tarih Müzesi'nin oralarda bulunan modern sanat müzesi Kuntsmuseum, gene aynı bölgede Almanya'nın İkinci Dünya Savaşı'ndan sonrasını anlatan Haus Der Gesichte ve hesap makineleri ile ilgili Arithmeum, üniversitenin orada bulunan Akademisches Kuntsmuseum, şehrin biraz daha kuzeyinde bulunan Doppel Kilisesi ve eğer buraya klasik müzik dinlemeye gelmişseniz büyük ihtimalle adresiniz olacak konser salonu Beethovenhalle şehrin görülecek diğer önemli noktaları. Biz zamanımız oranında önceliklerimizi diğer kısımlara ayırdık..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder