29 Nisan 2024 Pazartesi

Stockholm

Stockholm Baltık turumuzun ilk şehriydi. Nisan başında gelmemize rağmen hava inanılmaz soğuktu. Tabii soğuk olacağını tahmin etmiştik ama -9 olması bizi biraz zorladı açıkçası. Şehri gezme planımızı havanın durumuna göre planlamak durumunda kaldık. Yağmurlu ve karlı zamanlarda kapalı mekanları gezdik, hava açık olduğunda da sokak gezileri yaptık. Şansımıza orada olduğumuz sürenin yarısında hava soğuk olmasına rağmen yağış yoktu. Ancak şunu söylememiz gerekir ki; kışın buraları gezmek bayağı zor olur:)

Stockholm çok beğendiğimiz bir şehir oldu. Coğrafya olarak biraz dağınık ama gezmesi de bir o kadar keyifli olduğunu söylemeliyiz. 

Bizim gözümüzden Stockholm;

Gamla Stan: Ana karaya köprü ile bağlanan küçük bir adada yer alan eski şehir merkezi oldukça güzel. Çok etkileyici bu güzel eski şehrin ana meydanı Stortorget Meydanı.

Royal Palace, Royal Treasury, Royal Army : Stockholm Sarayı veya Kraliyet Sarayı İsveç hükümdarının resmi ikametgahı ve büyük kraliyet sarayıdır (Kral Carl XVI Gustaf ve Kraliçe Silvia, Drottningholm Sarayı'nı her zamanki ikametgahları olarak kullanırlar). Stockholm Sarayı, başkent Stockholm'daki Gamla Stan'daki Stadsholmen'dedir. Riksdag binasının komşusudur. Kralın ofisleri, İsveç kraliyet ailesinin diğer üyeleri ve İsveç Kraliyet sarayı buradadır. Saray, kral tarafından devlet başkanı olarak görevlerini yerine getirirken temsili amaçlarla kullanılır (Wikipedia). 

Kocaman bir saray, biz bayıldık açıkçası. Mutlaka uğramanızı öneririz. Asker değişimini izlemek de ekstra keyifliydi. Ayrıca hazineyi ve askeri müzeyi de gezebilirsiniz.









Stockholm Belediye Binası: İsveç'in Stockholm şehrinde yer alan Stockholm Belediye Binası ikonik yapılar arasında yer almaktadır. Yapı, romantizm mimarisine sahip son örneklerden biridir. Mimar Ragnar Östberg tarafından tasarlanmıştır. 1923 yılında açılan bina, sekiz milyon tuğladan inşa edilmiştir. Göl kenarında eşsiz bir konuma ve büyük bir bahçeye sahiptir. Bahçe, yapının ön kısmında yer almaktadır. Yapının ayrıca 106 metre yüksekliğinde bir kulesi bulunmaktadır. Kulenin tepesinde İsveç'in ulusal arması olan üç haç bulunmaktadır. Yapının içi geniş mermer merdivenler, altın mozaik duvar süslerine sahiptir. Özellikle yapı içerisinde yer alan sanat eserleri, yapının mimarisi ile eşsiz bir şekilde uyum içerisindedir (https://www.ytur.net/yurtdisi/isvec/stockholm/stockholm-belediye-binasi).

Gerçekten çok güzel bir bina. Ayrıca binanın bahçesinden şehir manzarası da oldukça etkileyici. 





National Museum: Şehrin ulusal müzesini görmenizi tavsiye ederiz. Gerçekten etkileyici ve güzel bir müzeydi.



Nobel Müzesi: Nobel Ödülü Müzesi İsveç'in başkenti Stockholm'ün merkezindeki eski şehir olan Gamla Stan'daki Stortorget meydanının kuzey tarafındaki eski Borsa Binası'nda yer almaktadır (İsveç Akademisi ve Nobel Kütüphanesi de aynı binadadır). Nobel Ödülü Müzesi, Nobel Ödülü ve Nobel ödüllüleri hakkında bilgi sergilerken, ödülün kurucusu Alfred Nobel (1833-1896) hakkında da bilgi verir. Müzenin kalıcı sergisinde Nobel Ödüllüleri tarafından bağışlanan ve kişisel yaşam öyküleriyle birlikte sunulan birçok eser yer alır (Wikipedia).

Şehrin diğer önemli müzelerinden biri olan Nobel Müzesi'ni görmeden olmazdı. Oldukça beğendiğimizi söylemeliyiz.  



Fotografiska: Fotoğraf tutkusu babalarının karanlık odasında büyümekle başlayan ve çocukluklarından bu yana genişlemeye devam eden Jan ve Per Broman kardeşler tarafından 2010 yılında kurulan Fotografiska, bugün İsveç'in en önemli kültür sanat duraklarından biri haline gelmiştir. Stadgardskai'deki eski Kraliyet Gümrük Ofisi'nin Art Nouveau binasında açılan müze yıllık 500.000'den fazla ziyaretçisi ile Stockholm'ün en önemli turistik mekanlarından biridir. Simge haline gelen binanın alt katının tamamı, binaya yeni bir hayat vermek için restore edilmiş ve bugünkü halini almıştır. 1800'lerin sonundan kalma bu harika bina böylelikle insanların sohbet ettiği, yiyip içebildiği ve sanat eseriyle etkileşimde bulunabildiği bir yer haline gelmiştir. Sergilerdeki fotoğraflar galerideki ana cazibe merkezi olsa da binanın kendisini ve dönüştürülme şeklini de ilgi çekicidir. Binanın inşaatı 1906'da tamamlanmış ve kırmızı tuğlalar ile destek sütunları binayı çok çekici bir bina haline getirmiştir. Başlangıçta rıhtımlar için bir gümrük kontrol merkezi olarak kullanılsa da restorasyondan müzenin yeni galerisi Mayıs 2010'da açılarak yeni amacına hizmet etmeye başlamıştır (https://www.ytur.net/yurtdisi/isvec/stockholm/fotografiska). 

Şehrin hatta dünyanın en meşhur fotoğraf müzelerinden biri olan Fotografiska kesinlikle görülmeye değer bir müze. Pas geçmemenizi öneririz. 




Djurgarden: Anakaradan tekneyle 15 dakikalık bir yolculuk sonrasında bu güzel adaya ulaşabiliyorsunuz. Adada ziyaret edebileceğiniz birçok yer var;

- Abba The Museum: ABBA Müzesi, Mayıs 2013'te İsveç'in Stockholm kentinde açılan pop grubu ABBA hakkında İsveçli interaktif bir sergidir. ABBA'nın toplu çalışmaları Stockholm'deki Djurgarden'de çağdaş, interaktif bir ortamda sergileniyor (Wikipedia). 

Aslında bu müzeye girmeyi istiyorduk ancak çok pahalı olduğu için vazgeçtik. 


- Skansen Açık Hava Müzesi: Skansen Müzesi,Stockholm'ün en büyük cazibe merkezlerinden biridir. Djurgarden Adası'nda bulunan müze, Stockholm şehir merkezine sadece 30 dakikalık kısa bir yürüyüş mesafesindedir ve birçok ülkeden ziyaretçiyi ağırlamaktadır. 1891 yılında kurulan Skansen, dünyanın ilk açık hava müzesi kabul edilmektedir. Skansen'i ziyaret edenler binaları ve o dönemin atmosferini yansıtan tarihi bir İsveç ile tanışmış olmaktadır. Yıllar içinde İsveç'in her yerinden tarihi açıdan ilginç 150 kadar ev ve çiftlik Skansen'e taşınmış ve burada sergilenmeye başlamıştır. Skansen ayrıca kurt, vaşak, geyik ve boz ayı gibi İskandinav evcil ve vahşi hayvanlarının 75 farklı tür ve ırkına ev sahipliği yapmaktadır. Yılın festivalleri, İsveç'in ulusal günü, Yaz Ortası, Lucia ve Noel de dahil olmak üzere, Skansen'de her zaman geleneksel bir şekilde kutlanmaktadır. Ziyaretçilere insanların eski zamanlarda nasıl yaşadıklarını eşsiz bir deneyim ile sunan müze aynı zamanda eğirme, dokuma, örgü ve diğer el sanatları gibi geleneksel faaliyetlerinin nasıl yapıldığına ilişkin atölyelere de sahiptir. Zamanda yolculuk yapmak isteyen ve eski İsveç'in nasıl olduğunu merak edenlerin bu müzeyi mutlaka ziyaret etmesi önerilmektedir. Skansen Müzesi, Arthur Hazelius'un sanayi çağından önce İsveç'teki yaşam biçimini göstermek istemesi amacı ile açılmıştır. 1833 ve 1901 yılları arasında 150 tarihi İsveç binası satın alınmış ve bu binalar Stockholm'ün Djurgarden Adası'na taşınmıştır. İsveç'in her bölgesinden gelen binalar, ziyaretçilere yüzyıllar önce insanların nasıl yaşadıkları hakkında iyi bir fikir vermek için dikkatlice yeniden inşa edilmiştir. 1897'den beri Skansen'de kuzeybatı tarafında bir füniküler demiryolu hizmet vermektedir. Füniküler 196 metre uzunluğunda olup, toplam yüksekliği 34,57 metredir. Skansen, dünyanın en eski açık hava müzesidir. ve Stockholm şehir sınırları içindeki Djurgarden Adası'nda yer almaktadır. Kurucusunun amaçları bugün hala müzede yaşatılmaktadır. Mobilyalı evler, çiftlikler, ekili araziler ve bahçeler ile hem evcil hem de vahşi hayvanlar sergileyerek geleneksel kırsal kültürü yansıtan birçok detay sergilenmektedir. Skansen ilk odak noktası çiftçilik ve Sami kültürü olmuştur. Skansen'i ziyaret edenler, güneydeki Skane çiftliğinden kuzeydeki Sami kampına kadar hem binalara hem de çevrelerine yansıyan minyatür bir tarihi İsveç ile tanışmaktadır. Mekanlar, 16. yüzyıl ile 20. yüzyılın ilk yarısı arasında İsveç'te insanların yaşadığı farklı sosyal koşulları göstermektedir. Evlerin ve çiftliklerin çoğu 18., 19. ve 20. yüzyılın başlarına aittir. Müzenin içinde, bir malikaneden bir çiftliğe, bir cam üfleme dükkanına, bir demirci tezgahına veya bir fırına kadar İsveç yaşamının tam bir yelpazesini görmek mümkündür. Bu 75 dönümlük müze, temel olarak İsveç köylerinde geleneksel ev işlerini, el sanatlarını ve işleri yeniden canlandıran gerçek hayattaki insanlar tarafından canlandırılan yaşayan bir köydür (https://www.ytur.net/yurtdisi/isvec/stockholm/skansen). 

Biz buraya bayıldık açıkçası. Şansımıza o gün kar da yoktu. Turistlerin vazgeçilmez noktalarından biri olan bu güzel açıkhava müzesini görmenizi öneririz. 




- Vasa Museum: Vasa Müzesi, İsveç'in Stockholm kentinde bulunan bir denizcilik müzesidir. Djurgarden adasında bulunan müze, şimdiye kadar kurtarılmış tek 17. yüzyıl gemisi olan ve 1628'de ilk yolculuğunda batan 64 topluk savaş gemisi Vasa'yı sergiliyor. Müzede ayrıca dışarıdaki limana demirlemiş dört müze gemi daha bulunuyor: buz kırıcı Sankt Erik (1915'te suya indirildi), hafif gemi Finngrundet (1903), torpido botu Spica (1966) ve kurtarma botu Bernhard Ingelsson (1944) (Vikipedi). 

Burada uzunca bir süre vakit geçirdik. Açıkçası bu kadar eski ve büyük bir gemiden insan gözünü alamıyor. Stockholm'e gelip de bu gemiyi görmeden dönmek olmaz. 


- Baltıc Sea Science Center: Stockholm'deki Baltık Denizi Bilim Merkezi, açık hava müzesi Skansen'in bir parçasıdır ve akvaryumlar, sergiler ve eğitim faaliyetleri aracılığıyla Baltık deniz ortamını ve tehditlerini sergiliyor (Wikipedia). 

Güzel bir merkez ancak mutlaka uğrayın diyemeyiz. Vaktiniz var ise bakıp çıkabilirsiniz. 


- Museum of Wrecks: Batık Müzesi, İsveç'in Stockholm kentinde bulunan bir İsveç denizcilik arkeolojisi müzesidir. Stockholm'deki Denizcilik Müzesi tarafından yönetilmektedir ve Eylül 2021'de Djurgarden'deki Galarvarvet'teki (Kadırga Tersanesi) 2 No'lu tekne hangarında açılmıştır (Wikipedia). 

Buralara gelmişken uğramadan geçmek istemedik. Zamanınız varsa uğrayabilirsiniz. 

- The Viking Museum: Vikinglerin anlatıldığı güzel bir müze. Biz gezerken keyif aldık açıkçası. 

- Nordiska Müzesi: Nordiska Müzesi (Nordiska Museet), Stockholm, İsveç'te bulunan açıkhava halkbilimi müzesi. Toplumun her türlü katmanıyla ilgili etnografik ve tarihi malzeme barındırıyor. Aynı zamanda dünyanın en önemli halkbilimi müzesidir (Vikipedi). 

Çok büyük ve güzel bir müze. Biz çok beğendik. 


Skeppsholmen: Anakaraya bağlı küçük bir ada olan Skeppsholmen oldukça huzurlu ve tatlı bir yer. Adada yer alan 'Toy Museum' a uğradık. Özel ilginiz yoksa uğramaya gerek yok açıkçası. 


Aslında bu küçük adada 'Moderna Museet'ı gezmek istiyorduk ama 'Stockholm Pass' geçmediği için girmedik.


Riddarholmen Adası: Şehirde yer alan bir diğer ada. Adada yer alan 'Riddarholmen Kilisesi' de oldukça dikkat çekici. Küçük bir ada ama gayet güzel ve gezmesi çok keyifli bir bölge. 



Kungstradgarden: Şehrin merkezinde yer alan küçük ama güzel bir park. Kış olduğu için çiçekler yoktu tabii ama resimlerde gördüğümüz kadarıyla yazın bol çiçekli bir park.


Katarina Asansörü: Katarina Asansörü veya Katarina Lifti, Slussen'i (su yolu/kilit alanı) Södermalm yüksekliklerine bağlayan Stockholm'deki bir yolcu asansörüdür. Asansör, Katarinavagen, Slussen ve Mosebacke torg arasında bir kısayoldu. Orijinal asansör 1881'de inşa edildi ancak mevcut yapı 1936'da Slussen ulaşım kavşağının yeniden inşasından kalmadır. Asansör, 2010'da uzun bir yenileme için kapatıldı ve Ekim 2023'te yeniden açıldı (Wikipedia). 

Şehri yukarıdan görebileceğiniz güzel bir nokta. Hava çok soğuk olduğu için fazla zaman geçiremedik.

Hallwyl Müzesi: Hallwyl Müzesi (İsveççe. Hallwylska Museet), Stockholm'ün merkezinde, Hamngatan'ın Berzelii Parkı'na bakan 4 adresinde bulunan tarihi Hallwyl Evi'nde yer alan bir İsveç ulusal müzesidir. Ev bir zamanlar Kont ve Kontes von Hallwyl'e aitti, ancak 1920'de İsveç devletine bağışlanarak müze haline getirildi. 1938'de müze resmi olarak açıldı (Wikipedia). 

Çok güzel bir müze olduğunu söylemeliyiz. Eşyalar resmen bir görsel şölen sunuyor. 



Scenkonstmuseet: İsveç Sahne Sanatları Müzesi (İsveççe: Scenkonstmuseet), 2010-2014 yılları arasında Müzik ve Tiyatro Müzesi olarak bilinen, İsveç'in Stockholm şehrinde bulunan bir müzedir. Müze dansa, müziğe ve tiyatroya adanmıştır (Wikipedia).

Bizim çok keyif aldığımız bir müze oldu. Zamanınız varsa görmenizi öneririz. 

İsveç Tarih Müzesi: Çok büyük ve çok güzel bir müze. Kaçırmamanızı tavsiye ederiz. 

Royal Swedish Opera: Bir akşamımızı buraya ayırıp, opera izledik. Bina hakkında yorum yapmaya gerek yok sanırız. Çok çok güzeldi. 



Ice Bar: Stockholm'da 'ice bar' olduğunu öğrenince bu fırsatı kaçırmak istemedik. Belirli sayıda kişi aldıkları için hemen gidip gelebileceğimiz saate rezervasyon yaptırdık. Onların temin ettiği özel kıyafetleri giyerek bara girdik. Açık söylemek gerekirse dışarıda hava daha soğuktu:) Tahminen 15-20 dakika kadar takılabildik. Güzel bir tecrübeydi. Daha önce 'ice bar'a gitmediyseniz burada deneyebilirsiniz. 



Skyview: Cam kabinler sayesinde şehri tepeden görmenizi sağlayan güzel bir atraksiyon ancak kapalı olduğu için ne yazık ki biz tecrübe edemedik.

Sodermalm ve Sofo: Şehirdeki bir diğer ada olan Sodermalm ve burada yer alan Sofo görülmeye değer yerlerin başında geliyor. Sokaklarında keyifle gezebilirsiniz.

Östermalm: Stockholm'un dikkat çeken ve gezilmesi gereken bir bölgesi olduğunu söylemeliyiz. İsveç Tarih Müzesi de bu bölgede yer almakta. 

Norrmalm: Burası da şehrin görülmesi gereken bir diğer bölgesi. 

Drottninggatan Sokağı: Şehrin meşhur alışveriş caddelerinden biri. Gezmesi son derece keyifli bir yer. Burada yer alan Boo Burger'da ilk akşam yemeğimizi yedik. Çok lezzetliydi.

Valgesttard ve Osterdart Caddeleri

Prastgatan ve Stora Nygatan: Şehirde yer alan diğer kalabalık ve canlı sokaklar olduğunu söylemeliyiz. 

Marten Trotzigs: Yazılarda Stockholm'ün en dar caddesi olarak geçen bu tatlı sokağı görmenizi öneririz.

Saluhall: Büyük bir gıda marketi olan 'Saluhall' güzel bir yer. Gezdiğimiz şehirlerde bu tarz mekanları mutlaka görmeye çalışıyoruz. O yüzden burada da pas geçmek istemedik. 


Humlegarden: Şehirde yer alan güzel bir park. Biz karlar içindeki haline şahit olduk.

Brunkeberg Tüneli: Fotoğraf tutkunlarının seveceği bir yer olduğuna eminiz. Biz de görmeden geçmeyelim dedik. 

Storkyrkan Kilisesi: Storkyrkan aynı zamanda Stockholms domkyrka (Stockholm Katedrali) ve Sankt Nikolai kyrka (Aziz Nicholas Kilisesi) olarak da bilinir, Stockholm'deki en eski kilisedir. Storkyrkan, Stockholm'ün merkezinde Gamla Stan'da, Stockholm Sarayı ile Stockhol'ün eski ana meydanı Stortorget arasında yer almaktadır. 1306 yılında Aziz Nikolas'a adandı ancak kilisenin inşaatına muhtemelen 13. yüzyılda başlandı (Wikipedia). 

Stockholm Katedrali: Oldukça gösterişli heykellerin olduğu güzel bir katedral. Görmenizi öneririz. 

Tyska Kilisesi: St. Gertrud Kilisesi, 96 m yüksekliğindeki kulesiyle, Stockholm'ün eski kenti Gamla Stan'ın en yüksek binasıdır. 1571'den bu yana Stockholm'deki Alman Cemaatinin yurtdışındaki en eski Alman cemaatinin kilisesi olduğundan genellikle Alman Kilisesi (Tyska kyrkan) olarak anılır (https://www.travelguide.net/german-church-st-gertrud/).

St. Clara Kyrka Kilisesi: Aziz Clare Kilisesi veya Klara Kilisesi, Stockholm'ün merkezinde bulunan bir kilisedir. 1989'dan beri faaliyetlerinden İsveç Evanjelik Misyonu sorumludur (Wikipedia). 


Sofia Kilisesi: Açıkçası yolumuzun üzerinde olduğu için hızlıca görüp çıktığımız bir kilise oldu. 

Metrolar: Metrolarda bulunan duvar resimlerinin de görülmeye değer olduğunu okumuştuk. Biz de bazı istasyonları görmek istedik; t Central, Kungstradgarden, Stadion, Solna Centrum






Iron Boy Heykeli

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder