Cenova gezimiz biraz koşturmalı oldu (hangisi olmadı ki) ama sanırım önemli noktaları görebildik. Rahat rahat gezelim, hepsine girip çıkalım derseniz 2 gün ayırabilirsiniz. Biz sokaklarına ağırlık verdik.
1- San Lorenzo Katedrali (Cenova Katedrali): Cenova'nın önemli katedrallerinin başında gelen San Lorenzo gerçekten görülmesi gereken bir kilise. Dış mimarisi güzel ancak asıl iç mimarisinin etkileyici olduğunu söyleyebiliriz. Bu kilisenin yanından geçen cadde de San Lorenzo adını taşıyor ve merkezi caddelerden biri.
3- Garibaldi Caddesi: Tarihi merkezde yer alan bu cadde antik sarayları ile bilinmektedir (wikipedia)
5- La Lanterna Feneri ve Liman: Şehir limanında yer alan bu güzel fenere yalnızca uzaktan bakmakla yetindik, zamanımız kısıtlı olduğu için yakınına gidemedik ancak Cenova'da görülmesi gereken yerlerden biri olarak bu fener karşımıza hep çıktı. Limanlar, İspanya'dan Fransa'ya oradan İtalya'ya kadar zenginlerin mega yatlarını çektikleri, gezilesi yerler oluyorlar. Cenova'nın limanı da çok güzel. Ayrıca burada akşamları eğlenceli atraksiyonlar, müzik ve kermesler falan oluyor. Yerel halkı da genci, yaşlısı, çoluk çocuğuyla burada görmek mümkün.
6- Palazzo Ducale: Aynı zamanda çok güzel bir bina olan bu müzeyi maalesef gezemedik, avlusunda gezinebiliyorsunuz ancak zamanınız varsa görülmeye değer olduğundan eminiz.
7- Palazzo Bianco: Garibaldi Caddesi'nde yer alan bu saray şehrin önemli müzelerinden bir tanesi. Yalnızca dışını görmekle yetindik maalesef.
8- Palazzo Rosso: Garibaldi Caddesi'nde yer alan bir diğer saray da burası, aynı Bianco gibi müze olarak faaliyet göstermekte.
9- Palazzo San Giorgio: Sahilde yer alan önemli bir tarihi yapı. Sarayın dış cephesi dikkat çekici.
10- Palazzi Dei Rolli: Gösterişli koridor ve odaları bulunan, Cenovalı hanedanların yaşadığı klasik bir Avrupa sarayı. Bahçesi geniş, maalesef manzarası o kadar iyi değil. Unesco koruması altında, girişi 12 Euro. Sarayların arasında en şaşaalısı burası.
11- Galata Museo Del Mare: Gezemediğimiz bir diğer müze. Vaktiniz olur ise sahilde bulunan bu müzeyi gezebilirsiniz.
12- Porta Soprana: Cenova'da bulunan meşhur şehir kapısı. Kristof Kolomb'un evi de şehir kapısının hemen yanında yer alıyor.
17. yüzyıl bir ispanyol Galleon replikası olan bu gemi aynı zamanda Roman Polanski'nin Pirates filminde kullanılmış (Wikipedia)
Şehri bir de yukarıdan görmek istedik o yüzden sahilde yer alan balon benzeri şeye bindik:)
Cenova genel olarak güzel bir şehir özellikle de sahilden şehir manzarası akılda kalıcı ancak en çok neyi sevdiniz derseniz kesinlikle sokaklarını ve binaların renklerini diyebiliriz. Sokak araları inanılmaz güzel ve şehirle çok iyi uyum sağlamış bina renklerinin Cenova'nın ruhunu çok iyi yansıttığını düşünüyoruz. Zaten 'Le Strade Nuove' adı altında sarayların da olduğu şehir merkezini Unesco korumasına almışlar. Beklentimizin üzerinde bir şehir olduğunu söyleyebiliriz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder