Salzburg

Havasından mı, konumundan mı yoksa klasik müziğin kalbinin attığı şehir olmasından mı bilemiyorum ama Salzburg bizi çok etkiledi. Ortasından Salzach nehri geçen inanılmaz güzel ve asil bir şehir. Bir de Avrupa soğuğunu tattığımız şehir diyebilirim:)
Orta Avrupa seyahatimizde gezimizin hakkını vererek her gün bir veya birkaç sefer klasik müzik konserine gittik, kimi konser salonunda, kimi kilisede kimisi küçük bir odada kimisi de Sinagog'da... Eğer yolunuz bu tarafa düşerse siz de en azından bir kere bu konserlerden birine gidin, ruhunuz dinlensin...

Salzburg'a gelirsek;

1- Şehir boşuna müziğin kalbi olmamış tabii, Mozart bu şehirde doğmuş, birçok eserini de Salzburg'da bestelemiş. Mozart'ın burada 2 evi var, ikisi de müze olmuş, biz yalnızca doğduğu eve gittik, "Mozart Geburtshaus". Diğeri ise belirli bir yaştan sonra yaşadığı ev. Giriş kişi başı 10 Euro'ydu. Şehirde kupalar, magnetler, biblolar gibi hemen hemen bütün hediyelik eşyalarda Mozart'ın resmini görebilirsiniz.

2- Getreidegasse sokağı: Eski şehirde yer alan ve birçok mağazanın bulunduğu bu sokak Salzburg'un en hareketli sokağı. Salzburg'a gelirken Münih'den bindiğimiz trende sohbet ettiğimiz kızlar da buraya alışverişe geliyorlardı. Bu sokakta asıl dikkat etmeniz gereken özellik mağazaların reklam tabelaları, hepsi aynı formatta, sade ve güzel.

3- Mirabel Sarayı ve bahçesi: Saray şu an belediye binası olarak kullanılıyor. İçini detaylı gezemedik çünkü düğün organizasyonu vardı, bu tür organizasyonlar için burası bayağı tercih ediliyormuş, gelini görebildik, hatta çaktırmadan resim bile çektik. Bahçesi de çok güzeldi, kış olmasına rağmen gayet bakımlıydı.

4- Salzburg Kalesi: Mutlaka çıkmanız gerekiyor, şehrin görüntüsü harika.
Günümüze kadar çok iyi korunan bu harika kale düşmanlar tarafından hiçbir zaman fethedilmemiş (http://www.salzburg.info/de/).
Kaleye giriş bedeli 11 Euro. Kalenin çevresinde de kısa bir gezi yapmanızı öneririm.

5- Salzburg Katedrali: Salzburg Katedrali şehrin en meşhur katedrallerinden biri. Hatta şehrin en önemli parçası ve dini merkezi olarak kabul görmekte. Diğer bir önemli özelliği de Mozart'ın burada vaftiz edilmiş olması (http://www.salzburg.info/de/).   

6- St. Peter's Cemetery: Şehrin içinde yer alan büyük bir mezarlık. Biraz garip ama bu mezarlık turistik noktalardan biri olarak belirtiliyor. Mozart, belediye başkanları, şairler, ressamlar, generaller, aktörler gibi şehrin önde gelenlerinin mezarlıkları burada. Ayrıca taş mezarları da görebilirsiniz.

7- Residenzplatz & Residenzgalerie:  Salzburg Katedrali  ve önemli birçok müzenin de bulunduğu bu meydan eski şehirde yer alan Salzburg'un en ünlü meydanı, ortasında büyük bir çeşme var, bakım nedeniyle yarısını kapatmışlardı.
Residenzgalerie meşhur ressamların eserlerinin sergilendiği Salzburg'un önemli müzelerinden biri, biz maalesef gezemedik ama vaktiniz varsa gezmenizi öneririm.

8- St. Peter's Abbey: Bu kilise de Salzburg'un en önemli ve en eski kiliselerinden biri. Nazi döneminde rahipler sınır dışı edilmiş ancak savaştan sonra geri dönmüşler. Kilisede çok eski ve çok değerli el yazmaları ve önemli eserlerin saklandığı kütüphane bulunmakta  (Wikipedia).

9- Altstadt: UNESCO tarafından koruma altına alınmış olan bu bölge eski şehir olarak da biliniyor. Şehrin tarihi dokusunun temeli olan bölgede mimari tek kelimeyle harika, bu güzel ve bakımlı evler çok eski dönemlerden kalma. Nehir de bu güzelliğe güzellik katıyor.

Ve akşam oldu, Salzburg akşam da ayrı bir güzel, açıkçası biz bu şehre hayran kaldık. Akşam gene klasik müzik dinlemek istedik. Orta Avrupa'nın en eski barı ve dünyanın en eski hizmet veren restoranı olarak sayılan 1200 yıllık tarihe sahip St. Peter Stiftskeller adlı restoranda gerçekleşecek "Mozart Dinner Concert"  isimli bir organizasyon dikkatimizi çekti, evet biraz pahalıydı, ama değeceğini düşünüp, yerimizi ayırttık. Yemek ve konser dahil kişi başı 51 Euro ödedik ama inanın hiç unutamayacağımız bir gece oldu, salon, yemekler, servis her şey süperdi, kendimizi kraliyet ailesinin bir davetinde gibi hissettik:) Masamızı Portekizli ve Amerikalı bir aile ile paylaştık, gösteri aralarında yaptığımız sohbetler de çok keyifliydi, dünyadan, Türkiye'den, Amerika'dan yani anlayacağınız birçok konudan konuştuk. Bu harika akşam Amerikalı ailenin bütün masaya şampanya ısmarlaması ile son buldu.

Salzburg'da ayrıca saat 15:00'de de klasik müzik konserine gittik. Yaklaşık 1 saat kadar konser devam etti. Küçücük bir odada en fazla 20 kişiydik, bir de bir piyano vardı. Sanatçı Tatiana Aleksandrova'ydı. Mozart'a ait parçalar çaldı ve biz de müthiş bir keyifle dinledik.  

Salzburg Harita: