Santorini de Mikanos gibi kurak bir ada (volkanik olması nedeniyle). Adada çok güzel köyler mevcut ancak esas meşhur olanlar Fira ve Oia. Oia pahalı olduğundan Fira'da kalmayı tercih ettik. Santorini özelinde, yokuş yürümemek adına otel seçerken harita çalışması yapmakta fayda var çünkü bazı oteller çok uygun fakat Fira merkez ve tepeden uzaklar. Otelimiz merkeze çok yakın ve güzeldi. Otelimize gelip hazırlandıktan sonra kendimizi hemen Fira sokaklarına attık. Sokaklar dar ve inanılmaz bir kalabalık vardı, burası gerçekten turistik bir yer haline gelmiş. Ancak bu kalabalık sizi tam bunaltma noktasına getirdiğinde inanılmaz etkileyici o muhteşem manzarayı görüyorsunuz. Her ne kadar meşhur resimlerin çoğu Oia'da çekilmiş olsa da Fira manzarası da gerçekten muhteşem. Evler çok güzel ancak bizi asıl etkileyen harika deniz ve kaldera manzarası. İnanılmaz huzur veren bir görüntü, bakmaya doyamıyor insan.
Hem Fira hem de Oia'da üşenmeyin ve aşağıya doğru sokakların arasına inin, çok güzel oteller ve az da olsa müstakil evler olduğunu göreceksiniz, zaten otel araştırırken bu otellerin fiyatlarını görüp şok yaşayacaksınızdır:) İnmek kolay ancak çıkmak evet zor eğer isterseniz meşhur eşekler yardımıyla yukarıya çıkabilirsiniz.
Plaj olarak ilk durağımız Perissa oldu. Perissa Santorini'nin meşhur plajlarından bir tanesi. Hemen yanında Perivolos plajı var. Yürüyerek rahatça ulaşabilirsiniz. Dönüşümüz biraz zahmetli oldu çünkü otobüs bekledik bir müddet. 2 güzel plajı gezdikten sonra Fira'ya geri döndük.
Bu plajların denizleri gayet güzeldi. Perissa plajında 1 saat kadar takıldık. Yemek yediğimiz restauratın sahipleri Bulgar göçmeni Türklerdi o yüzden para almadan şezlonglarında takılmamıza ok dediler ancak bizdeki sürekli mobil olma arzusu nedeniyle fazla takılamadık ancak bu 2 güzel plajda keyifli bir gün geçirebilirsiniz.
Santorini'deki 2. günümüzde erkenden kalkıp diğer plajları keşfe çıktık. İlk durağımız meşhur Red Beach oldu. Burası jeolojik nedenlerden ötürü kumsalının kırmızı olması ile meşhur (gitmeden detaylı bilgi almak faydalı olacaktır). Otobüs Akrotiri kalıntılarının orada sizi indiriyor (kalıntıları gezmeyi tercih etmedik) oradan itibaren plaja kadar yürümeniz gerekiyor, eğer bir çocuk arabanız yok ise rahat ve kısa bir yol:) Sık aralıklarla plajın ortasına gelip giden tekneler ile White and Black Beach'e geçiş sağlayabiliyorsunuz. Ancak tekneler ufak ve talep çok olduğu için çocukla gidemedik.
Red Beach açıkçası beklediğimiz kadar iyi değildi gerçi belki de biz biraz beklentiyi yüksek tutmuş olabiliriz. Kumun kızıl rengi çok etkileyici değildi açıkçası ama madem meşhur gidip görmek lazım tabii.
Kamari'den Fira'ya geri döndükten sonra hiç otelimize gitmeden tekrar otobüse binip Oia'ya gittik. Hedefimiz hem Oia'yı gezmek hem de güneşi batırmaktı. İkisini de yapmayı başardık:))
Oia gerçekten bahsedildiği ve fotoğraflarda görüldüğü gibi çok güzel. Biz gezerken hem sokaklarından hem de manzarasından inanılmaz keyif aldık.
Oia'da biraz gezdikten sonra güzel bir manzara eşliğinde yemeğimizi yedik. Sonrasında güneş batımı için hızlıca terasa doğru yola çıktık. Bakalım nasılmış şu güneş batımı diye meraklanmadık değil, gerçekten beklediğimizden de çarpıcı bir manzara bizi bekliyordu ancak bunun nedeni güneş batımı değil ortamdaki insan sayısıydı:)) kalabalıktan güneş batımını görebilirseniz ne mutlu size:) Gerçekten inanılmaz kalabalıktı, biz de biraz geride kendimize yer bulabildik, kafalardan ve fotoğraf makinelerinden güneşi görmek zor oldu ama batışını izleyebildik çok şükür. Manzara süper ancak o kalabalığı görmek için bile oraya gitmenizi öneririz:)
O müthiş kalabalıktan da çıkmak ayrı bir işti tabii:) Neyse sağ salim çıktıktan sonra harika Oia manzarasının tadını çıkarttık. Burası da aynı Fira gibi... Gündüzü ayrı gecesi ayrı güzel...
Santorini'de son günümüzü Oia'ya (2. günümüzde yeterli zaman ayıramamıştık) ve hemen Oia'nın aşağısında yer alan Ammoudi Kasabası'na ayırdık. Oia (aslında Santori'nin geneli) fotoğraf çekimi açısından çok keyifli bir yer, hele hele çevresinde duvar olmayan kapılar ve eteğe yayılmış evlerin Caldera ile panoraması harika. Güneş batımına çok yaklaşmadan terasa gidip kalabalık artmadan doğru düzgün manzara görelim istedik, manzara süperdi ancak bu sefer o müthiş kalabalık yerine daha makul bir yoğunluk vardı, böylece kalmaya devam edip güneşi batırdık. Yürüyen kalabalığı takip etmek yerine ara yollardan sol taraftaki patikaya geçerek 'güneş batımı izleme noktalarına' ulaşmanızı öneririz; daha sakin oluyor zira çok turistik bir ada olması nedeniyle akşamları insanlar akın akın buraya geliyor.
Bu ada bir deniz mekanı olmaktan ziyade daha çok bir manzara ve fotoğraflama adası, dünya çapında da meşhur olmuş. Her memleketten insan (özellikle uzakdoğu insanı) buralara balayı ve facebook fotoğrafı çekmeye geliyor. Çok kalabalık ve turistik ama güzel bir ada.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder